Bir Crohn Hastasının Sınav Stresi İle İmtihanı

Bu yazı hiç aklımda yokken bloğuma hangi anahtar kelimeler ile ulaşmışlar, analizim esnasında gördüğüm bir anahtar kelime ile aklıma düştü. Bu anahtar kelimeyi giren muhtemelen YGS'ye yakın tarihte girmiş olan bir öğrenciydi ve belki de yana yakıla bu işe bir çare arıyordu. Ben de hem bunu düşünerek, hem de bugüne kadar bu stresi defalarca yaşamış biri olarak hislerimi paylaşmak istedim.


Crohn öyle bir hastalık ki başı yok, sonu yok; bir şekilde gerçek anlamda modern tıp literatüründe tedavisi yok. Komple bağırsaklarımızı alsalar çözüm olmuyor. Yemek borusundan anüse kadar bütün yol boyunca tutulum her yerde yeniden gerçekleşebilir. En kötüsü de bu hastalığın en büyük düşmanlarından birisi stres!!!

Lise dönemimde ya crohn hastası değildim ya da o kadar sinsiydi ki hiç hissettirmedi. Benim dönemimde ise sınav bir muhteşemdi bütün hayatımıza 3 saatte yön çiziyor ya da çizemiyorduk. İstediğim bir bölüm vardı ve zaman kontrolünü yanlış bir matematik sorusu sebebiyle kaybettiğim için istediğim okul ve bölüm dışında bir tercihte bulunmam gerekti. Gel gör ki bugün ben tercihimden çok memnunum; ama bu demek değil ki sınav sistemi bir harika. HAYIR! hiç de değil.

Ben daha önceki yazılarımda bahsettiğim gibi Crohn ile üniversitede tanıştım, hastalığımla tanışmamın hemen ardından da gördük ki, hastalığın en aktif dönemi sınav haftasıydı. Lisans hayatım boyunca sınav haftalarında yatak-döşek hastalanırdım. O haftalarda güne Buscopan ile başlardım, ya elim karnımda asistan hocamın "dışarı alalım istersen seni iyi görünmüyorsun" cümlelerini duymazdan gelip sınavı yapardım; ya da rapor alıp hocanın bana mazeret yapması için dua ederdim. Mazeret sınavına girmek elbette hiç girmemekten iyidir ama tek başına hocanın nezaretinde bir sınava girmek de hiç güzel değildir. Bu döngü yüksek lisansta da hiç bozulmadı. Her sınav haftası çok ağır atak geçirir; sınav haftası biter bitmez de sanki o hasta ben değilmişim gibi ortalıkta gezinirdim. Üstelik bu defa vizede mazeret kalkmış, hocanın insiyatifine bırakılmıştı. Tahmin edebileceğiniz gibi bir sürü dersten bu durum yüzünden defalarca kaldım ve bu yüzden de yüksek lisansımı çok zor bitirdim. Hem bana eziyet oldu o süreç hem de aileme; yüksek lisansımın son dönemi öyle bir dönemdi ki; hem tez yazıyor, hem ders alıyordum. Aldığım dersi AA ile geçemezsem mezun olamıyor ve verilen sürede yüksek lisansımı bitiremediğim için işimden atılıyordum. Olabilecek en stresli süreçti hayatımda ve ben çoğunlukla bunun olmazsa olmazım olmadığının farkında bile değildim. Bitmezse ölmezdim, işten atılırsam kendime yeni bir iş bulabilirdim. Ne kendime ne de tüm aileme bu stresi yüklememe gerek yoktu. Ama o şartlar altında bunları farkedemedim.

Yüksek lisansımı bitirip doktoraya kabul aldıktan sonra kendime söz verdim bu meseleyi bir şekilde dönem başlayana kadar çözecektim. Doktorada ilk dönemim başladığında ise stresle baş etmeyi öğrenmiştim. İşin sırrı ise şuydu; kendime beni mutlu edecek, rahatlatacak bir hobi edindim ve etrafımdan sevmediğim, ya da sevsem de beni mutsuzluğa sürükleyen insanları çıkardım. Ya da onları öyle kabul edip o hallerine güldüm. Bir de crohnlu bir arkadaşımın tavsiyesine uyup spor yapmaya başladım. Her ne kadar onun önerdiği yoğunlukta yapamasam da spor yapmak hastalıktan inanılmaz uzaklaştırdı beni. Hobi konusuna dönersek, hobimi ülkeler/şehirler gezmek ve başka insanlara yardım etmenin üzerine inşa ettim. Hayatımı iyileştirmenin ve böyle bir tempoya sokmamın ardından zaten crohn aklıma bile gelmez oldu. Üstelik de tüm bunların sonucu olarak sınav döneminin hayatımın sonu ve en büyük mutsuzluğu olmadığını; dünyada bundan daha büyük sorunlar olduğunu farkettim. Bugün ise dünyanın en başarılı insanı olmazsam ölmem; ama hastalığı aktif bir insan olursam ölmekten beter zamanlar yaşarım bunu biliyorum. Asıl yapmam gereken ise; beni mutlu eden şeylere odaklanmak ve bunun için elimden geleni yapıyorum.

Yorumlar

  1. merhaba geçmiş olsun öncelikle ,ben de yaklaşık 2 hafta önce chron tanısı aldım .Ben de son sınıf üniversite öğrencisiyim. Ve önümde uzun ve stresli olabilecek sınavlarla dolu bir eğitim hayatı ve ayrı zamanda geleceğimin şekilleneceği bi 10 15 yıllık süreç var.Stres çok büyük etken biliyorum ama bi şekilde de kafamdan atmaya çalışıyorum ama çoğu zaman başaramıyorum. Siz bu noktada biraz daha tecrübeli gibisiniz.Sizin bu hastalık hakkındaki bilgi görüş ve deneyimlerinizden faydalanmak isterim. Teşekkür ederim..:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhabalar,
      Ne yaşıyorsam, ne konuda tecrübelendiysem elimden geldiğince yazıyorum. Eğer bir şey sormak isterseniz yorumlar aracılığıyla yazabilirsiniz, hem böylece başka okuyanların da kafalarında böyle bir soru varsa cevaplanmış olur. Stresten uzaklaşmak için kendinize mutlaka hobiler edinin bol bol spor yapın. Sınav kaçınılmaz, üniversite de illa ki bitecek. Bence hatta çok acelesi yoksa 1-2 sene uzasa daha da iyi olur; erkenden iş hayatına atılmanın hiçbir kazancı yok insana.

      Sil
  2. Merhabalar cok cok gecmis olsun. istanbulda yasiyorum ve 2 yil once gecmeyen 3 aylik ishal ile ozel ıbir hastanede tetkik yaptirdim. Sonra kolonoskopi ve mr cekildim. Kolonoskopi de ince bagirsagin sonunu kalin bagirsak baslangicini tutan iltihap tespit edildi. Crohn denildi emin olmamak ile. Sonra arastirma hastanesinde tekrar mr cekildim burada prof. Dr da kalinlasmis bagirsak duvarina ve iltihaba dayanarak emin olmayarak crohn denildi. Hala tedavi bulunamadi. Sonra tekrar kolonoskopi yaptirdim. Bu seferde bagirsak divertekulu dendi. Sonra yine kolonoskopi endoskopi mr derken turkiyede tani konamadi. 3 yildir tek belirtisi karnimin sag alt tarafinda cok cok az hissedilen bir agri. Ve yogun olarak tekrarlanan ishal bazen belirli duzene giriyor. Birde gecen yil yakalandigim makat catlagi fissur var. Kendi k3ndimin doktoru oldum dene bilir. Uzucu tarafi ozel ve devlet hastanelerimde bir tani konamamasi. Baharatli asitli ve cikolata dan uzak durup genellikle lifli gida tuketiyorum. Tek istegim sorunum ne ise tanisi ne ise artik teshis edilsin istiyorum. Cok zor bir sey neler yasadiginizi tahmin ediyor. Belki bu yasadiklarimi yasamis birilerine bir anlam ifade edebilir diye yazma gereksinimi hissettim herkese acil sifalar cok gecmis olsun. Saglikli gunler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba sizinle hemen hemen aynı durumdayız. Crohn tanısı konulmakla birlikte emin de değiller, ama şimdilik ilaçlarla durumu idare ediyoruz. Eğer çok güvendiğim doktorum vefat etmiş olmasa size mutlaka önerirdim kendisini. Yazdıklarınız için çok teşekkürler :)

      Sil
  3. Ben tesekkur ederim. Boyle guz3l bir blok plani deneyimlerinizi hayata karsi durusunuzu yasama sevincini zorluklari iyi yonlerini kisaca hastaliga ve yasama dair bilgi ve dusuncelerinizi paylasmaniz cok hos bir sey. Beni sizden ayiran tek sey var. ilac kullanmiyorum agri kesici bile. Ve herhangi bir ilac onerilmedi 6 ayda bir kolonoskopi incelemeler yaptirmiyorum artik fissur nedeni ile 3 ay 12 saat kesintisiz aci cektigimi biliyorum. Keske bir ilac kullana bilsem tesekkurler yanit icin. Onere bileceginiz bir hastane ist yasiyor iseniz eger veya doktor var mi ? Doktorunuzda nur icinde yatsin iyi bir hekim mis anladigim kadari ile. Var ise sevinirim oneriniz tesekkurler.

    YanıtlaSil
  4. Merhaba bu hastalar için iyi olacağı düşünülen Prof Babek Ziaie'nin insan vücudunda eriyen biyonik hap çalışması var . Takip etmenizi öneririm

    YanıtlaSil
  5. Merhabalar blogunuza yeni buldum ve cok guzel buldum tesekkurler boyle bilgiler verdiginiz icin. Benim bu hastaliga yakalanmam agrilarla basladi yani mide agrisina benziyor ve sol tarafta kaburganin altina dogru halsizlik mide bulantisi ve bazen hafif ates, uzun boyluyum ve hep zayifim yediklerim yaramiyor gibiydi. sonra doktorum kolonoskopiyle boyle bir teshis koydu ve tabi bundan oncesi kan testindeki kalprotekin 800 u gosterdi. bilmiyorum cok mu kotu sanirim max 120 olmasi gerekiyormus. suanda kullandigim ilaclar pentasa, budenofalk ve probiotic. bende extra olarak d,b12,omega 3 ve corek otu vitaminlerine yuklendim. bu arada benim bagirsaklarda fena gaz oluyor yani sanki ne yesem dokuyor arkadas. merak ettigim konu acaba bu hastalikla yasayanlarin belirli bir diyet listesi varmi ? yani sunlardan kacinmali veya sunlari tuketmeli diye ?? 3 aylik tedavim bittikten sonra tekrar bir testen sonra degerlerim normale gelir ise(varsayim) degerlerin tekrar yukari cikma olasiligi nedir ? tesekkur ederim !

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sorularınızın çoğunun en doğru cevabını doktor verebilir, malesef ben veremem. Ama crohnda hastaların yiyecek gunlukleri var gun gun ne yediler ve sonucunda dokundu mu dokunmadı mi şeklinde notları oluyor ona göre herkes kendi diyet listesini hazırlıyor. Ama temelde baklagiller, ceviz ve patlıcandan uzak duruyoruz. Bunun dışında ben sütlaç vs dışında sütü laktozsuz içiyorum anında farkediyor laktozlusu. Bir diyetisyen laktazli sutu bir dene dedi henüz bulamadım. Bir de hastalığımın aktif zamanlarında yoğurt ve çiğ sebze (marul vs de dahil) yemiyorum. Bu da diyetisyenin önerisiydi. Ben en başta dediğim gibi size ancak tecrübelerim kadar yardım edebilirim, sizin sorularınızın cevabı doktorunuzda.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Humira ile 2 yılın ardından

Tebrikler Humira'yi Bırakmaya Hak Kazandınız!